Hırs ve kıskançlık yöneticinin iş yapma heves ve arzusunu köreltir.
Nefsi ne istiyorsa o doğrultuda çalışır.
O artık nefsinin esiri olmuştur.
Başarısızlığın tek nedeni işine odaklanmamaktır.
Son birkaç yıldan beri Osmangazi eski belediye başkanı Mustafa Dündar, Bursa büyükşehir belediye başkanı olma hevesine kapıldı.
Alinur Aktaş’ın yaptıklarını gölgelemek istercesine, kendi yaptıklarını ön plana çıkarmak istedi.
Büyükşehir belediye başkanı olmak için inatla elinden ne geldiyse yaptı.
Sonuç itibariyle benim yaşımda olanlar hatırlar. İlkokul kitabımızda çok dar bir köprüden geçmek isteyen iki keçi birbirleriyle inatlaşırlar ve nihayet her ikisi de köprüden aşağı düşer.
Dündar’ın hayali gerçekleşmedi, seçimlerde beklenenin çok altında oy aldı.
Kendisi kaybettiği gibi büyükşehir ’in kaybedilmesine de neden oldu.
Geçelim…
Osmangazi belediye başkanlığı seçimini tabir eğer yerinde ise güle oynaya Erkan Aydın kazandı.
Geçtiğimiz gün basın toplantısında, belediyenin toplam borcunu açıklarken; “biz diğer belediyeler gibi pankart asmadık, kapı da sökmedik, borç devraldık, yandık, battık, kül olduk demedik” dedi.
Doğrusu Aydın’ın bu sözleri dikkate değer.
Açık ve net olarak bu makamlar ağlama duvarı değildir diyerek, hem birilerine ve hem de seçmene mesaj vermiş oldu.
Mesajın özü ise; benim popülizm yaparak zamanı boşa harcama gibi bir niyetim yok, seçmene vermiş olduğum söz doğrultusunda yoluma devam edeceğim.
Erkan Aydın’ın açıklaması yüreklere su serpmiştir.
İlk sınavı geçmiş, bizleri de umutlandırmıştır.
Kendisine başarılar diliyorum.