Avrupa yılan balığı habitatının ve göç yollarının iyileştirilmesi amacıyla düzenlenen çalıştay, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile uzmanları bir araya getirdi. Çalıştayda, yılan balıklarının yaşam alanlarının korunması, göç yollarının iyileştirilmesi ve yılanbalıkları ile birlikte Aşağı Büyük Menderes Havzası ve Bafa Gölü’nde ekolojik yaşamın sürdürülebilirliği için atılması gereken adımlar tartışıldı.
Aydın İl Tarım Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi ve WWF Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı öncülüğünde gerçekleştirilen çalıştayda Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, DSİ Bölge Müdürlüğü, Söke Belediyesi, Adnan Menderes Üniversitesi, Eko Sistemi Koruma ve Doğa Severler Derneği (EKODOSD), balıkçılık kooperatifleri de paydaş olarak yer aldı.
Çalıştayın ilk gününde projenin kolaylaştırıcısı ve teknik ekip lideri olan Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Şükran Yalçın Özdilek, ’Yılan balığının küresel ve bölgesel önemi’ konulu sunum yaptı. Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Enerji Yönetimi Bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Ozan Deniz ise ‘Söke Ovası’nın Hidrolojik Durum Analizi’ni aktardı. Bölgesel sorunların, havzada yapılması gereken iyileştirmeler tartışılırken; çözüm yollarına ilişkin görüşler dile getirildi.
Çalıştayın ikinci gününde paydaşlar saha çalışmasında bir araya geldi. Denizden Bafa Gölü’ne uzanan Büyük Menderes havzasındaki yılan balıklarının hareket ettikleri sulak alanlar gezildi. Söke’nin Sarıkemer Mahallesi’nde Büyük Menderes Nehri üzerinde bulunan tarihi taş köprü, Bafa Gölü’ne kıyısı bulunan Serçin Mahallesi toprak bariyer ve Serçin pirizi, Bafa Çayı, DSİ şişme savak ve delta toprak bariyer noktalarında incelemelerde bulunuldu.
Avrupa ve Kuzey Afrika ülkelerinde de benzer çalışma eş zamanlı yapılıyor
Avrupa yılan balıklarının popülasyonunun dünya üzerinde azaldığı öngörülüyor. Bu nedenle Akdeniz’de kıyısı bulunan tüm ülkeler konuyla ilgili eş zamanlı çalışma yürütüyor. Yılan balıklarının dağılım gösterdiği 40 civarında Kuzey Afrika ve Avrupa ülkelerinde; nehirlerin üzerine kurulan barajlar, sürdürülebilir olmayan balıkçılık yöntemleri, habitat kaybı ve kirlilik sebepleri gibi popülasyonu azaltan etkiler üzerine çalışmalar yapılırken; en ciddi çalışmalardan biri de Türkiye’de yapılıyor. Aydın’da yapılan çalışmalar kapsamında elde edilecek veriler de dünya ülkelerinin yaptığı bu bilimsel çalışmaya önemli katkı sağlayacak.
“Yılan balıklarının sırları tam olarak çözülebilmiş değil”
Avrupa yılan balığı da (Anguilla anguilla) olağanüstü yolculuk hikayesine sahip türlerden biri. Meksika’nın Sargasso Denizi’nde (Meksika Körfezi) dünyaya gelen yılan balığı larvaları Avrupa, Kuzey Afrika ve Akdeniz’in kıyı sularına sürüklenerek, akarsu ağzı ve lagünlerden tatlı su habitatlarına göç ediyor. Türkiye’deki en önemli yaşam alanlarından biri Aşağı Büyük Menderes Havzası ve Bafa Gölü olarak biliniyor. Bilim dünyasının 7 bin kilometre yolculuk ve ters göç eden yılan balıklarının yaşam sırlarını tam olarak çözemediği belirtilirken; yapılacak çalışmalar bu sırların çözümüne de etki etmesi bekleniyor.
Çalıştay ile ilgili bilgi veren Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Biyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Şükran Yalçın Özdilek, “Daha önce bir teknik çalışma yapılması kararlaştırılmıştı. Bu teknik çalışmada ilgili kamu kurumları, sivil toplum örgütleri, yerel yönetimlerin temsilcileri ile bir araya geldik. İlk olarak sorunları konuştuk. Sorunlar net olarak belirlendi. Bu sorunların muhatapları ve paydaşlarını tespit ettik. Tüm bunlar bu çalıştayda tartışarak ortaya çıkarıldı. Göç yolları olan havzada da yaptığımız incelemede olası çözümleri tartıştık. Her kurum kendi görüşlerini ortaya koyacak. Daha sonra eylem planı hazırlanacak. Avrupa yılan balığı Kuzey Afrika ve Avrupa’da 40 civarında ülkede dağılım gösteriyor. Ekonomik değeri var. 1980’li yıllardan bu yana popülasyonunda görülen düşme nedeniyle tüm Akdeniz ülkelerinde ortak bir çalışma platformu oluşturuldu, fikir birliği yapılıyor” dedi.