Sadullah Organ//
Yıllar anlamadan çok hızlı geçiyor. İnegölspor’un kurulduğu 1984 yılından bugüne kadar tam 40 yıl geçmiş.3 ligde başlayan yolculuk yerini sonra 2 lige bırakmış. Bir iki sefer 3 lige düşülmesine rağmen şu anda hayatını 2 ligde devam ettiren bir İnegölspor var. Gururlan sakmı yoksa neden 1 lige çıkamadık diye üzülsek mi bilemiyorum. Sanayi şehri diyoruz, İhracatta bir çok ili geride bırakmış önemli bir şehre sahibiz diyoruz, mobilyada Dünya’da ün salmış bir başarı hikayesinden bahsediyoruz. Tekstilde büyümüşüz, Starwword gibi Dünya’da önemli bir yere sahip fabrikamız var. Köftemize diyecek bir şey yok. Zaten bir marka. Tüm bu saydıklarımızı tamamlayacak olan İnegölspor’un hak ettiği yerde olmaması marka değeri yüksek şehrimizi için önemli bir eksik olarak görüyorum. Eksik olan parcaları bir araya getirmek için şehir ayağa kalkmazsa daha çok yerimizde saymaya devam ederiz.
İnegölspor’un geride kalan son 4 yılına bakın 3 yılını küme düşmemeyi oynamış, 2 ligde kalmayı son haftalarda kalma şansını elde etmiş. Geçen sezonda geçtiğimiz yıllara göre ligi düşme hattının üzerinde sadece tamamlamış olmak başarımı tabiî ki başarı değil. Artık İnegölspor’un 2 ligdeki sezonları nerede tamamlarsa tamamlasın başarı olarak görülmeyeceği kesin.Bugün Bandırma ,Manisa FK, 1 ligde mücadele ediyorsa, Bodrum süper ligde yer alıyorsa, İnegöl gibi büyük bir şehrin takımı herkesin hayalini süslediği 1 ligde neden yer almıyor sorusunu sorma zamanının geldiğini söylemek istiyorum. Her yıl hedeften uzak bir düşünce ile mücadele etmek artık sıkıntı verdiğini düşünüyorum. O zaman yapılması gereken İnegölspor’u 1 lige çıkartabilmek için ortak bir noktada buluşarak, güç birliği yapılması gerekiyor. Sadece bu işi göreve gelen yönetimlerden beklemenin yetersiz kaldığını yıllardan beri görüyor ve yaşıyoruz. Ha İnegölspor bu şehre fazla geliyor. izim şehir olarak yapacak bir şeyimiz yok deneniyorsa söylenecek bir şey yok. Bu sene taşın altına gövdesini koyan yöneticiler bulduk: Önümüzdeki sene bulunabilir mi endişeli olduğunu söylemek istiyorum.
Şimdi gelelim İnegölspor’un lige nasıl başladığını anlatmaya. Mayıs ayında yapılan genel kurulda göreve gelen Abdurhaman Maksutlar başkanlığındaki yönetim kurulu kucağında 35 milyonu bulan bir borcu bularak göreve başlaması takibiki transfer döneminin sıkıntılı başlamasına neden oldu.Bir taraftan Borç ödemeye çalışırken, diğer taraftan maliyetlerin yüksek olduğu transfer işini yürütmek hiçte kolay olmadı. Geçtiğimiz sezon forma giymiş olan 5 oyuncu sadece kalırken,diğer oyunculardan bir çoğu alacakları nedeniyle federasyona baş vururak ayrıldılar.5 oyuncu ile bu işin olmayacağına göre takım oluşturmak için en az 15-20 oyuncuya ihtiyaç duyulması ister istemez zorlu bir sürecin yaşanmasında önemli rol oynadı. Teknik direktör Sinan Yücer ile anlaşmanın ardından başlayan transfer çalışmaları var olan imkanlar düzeyinde yürütülmeye çalışıldı. Bugüne kadar dış transferde 13 oyuncu ile anlaşılması ile kadro belli bir düzeye getirilmiş oldu. Ancak yeterlimi tabiî ki değil. Ligin uzun bir maraton ve zorlu olması alternatifli bir kadroyu gerektirdiği için en az 4 veya 5 oyuncuya ihtiyacın olduğu ligin ilk haftasında deplasmanda oynanan Altınordu maçında görülmüş oldu.
Altınordu karşısında alınan 2-0’lık yenilgiye takılmak istemiyorum. İlk maçlarda bu gibi beklenmeyen skorlar alınabilir. Ancak asıl üzerinde durulması gereken koca bir sezonu bu takımın götürüp götürmeyeceğini izlenimi bu maçta verdimi vermecimi. Ben maça gitmedim. Maçı izleyenlerin takımın oyununuudan pekte memnun kalmadığı izlenimini edindim.Özellikle forvet hattındaki gol yollarındaki sıkıntının bu maçta görülmesi, defans hattının iki goldede eksik kalmaları, orta alanın yeterli düzeyde bir oyun sergilememeleri Altınordu takımının 2-0’lık galibiyet elde etmesinde rol oynaması sonrasında ilk haftayı puansız geçilmesine neden oldu. Artık bu maç geride kaldı. Şimdi önümüzde gurubun şampiyonluk adaylarından Sarıyer ile Pazar günü oynayacağımız maça bakılması gerekiyor. Her takım için olduğu gibi İnegölspor içinde İç saha maçları çok önemli. Bu maç seyircisiz olsada futbolcular,teknik heyet Altınordu yenilgisini enine boyuna değerlendirerek, Sarıyer maçına iyi bir şekilde hazırlanıp, mutlak galibiyet elde etmenin hesaplarını iyi pyapmak gerekiyor. Umarım iç sahadaki bu önemli sınav başarı ile geçilir. Geleçeğe daha güzel bir şekilde bakarız. İnegölspor’a Pazar günü oynaylacağı Sarıyer maçında başarılar diliyorum.