Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri, köy köy gezerek vatandaşları Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı hakkında bilgilendiriyor.
Kastamonu’da geçen yıllarda sıkça görülmeye başlayan ve ölüm vakalarının yaşandığı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı Kastamonu İl Sağlık Müdürlüğü tarafından vatandaşlar bilgilendiriliyor. Köy köy gezen ekipler, özellikle kırsal alanlarda yaşayan vatandaşlara hastalığın belirtileri ve kenelerden korunmanın yöntemlerini anlatıyor.
Yapılan çalışmalarla ilgili bilgi veren Kastamonu İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Çağdaş Derdiyok, “KKKA vakaları, hastalığın başlıca bulaştırıcısı olan kenelerin aktifleştiği dönemden başlayarak ülkemizde bahar ve yaz aylarında görülmektedir. Hastalığın tedavisinin esasını destek tedavisi seçenekleri oluşturmaktadır. Bugün için hastalıktan korunmaya yönelik etkinliği kanıtlanmış bir aşı veya etkene özgü bir ilaç bulunmamaktadır. Kişisel korunma önlemlerinin alınması hastalığın kontrolü için ön planda olduğundan Bakanlığımızca vatandaşlarımızın hastalık ve korunma önlemleri konusunda bilgilendirilmesi ve toplumda farkındalık oluşturulması çalışmaları yoğun bir şekilde yürütülmektedir. İlimizde de; il merkezimiz ve ilçe merkezlerinde İl Sağlık Müdürlüğümüz Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığına bağlı olarak, Toplum Sağlığı Merkezlerimiz vasıtasıyla bilgilendirme faaliyetleri okullarımızda, halk eğitimleri, afiş, broşür çalışmaları hem de kırsalda köy köy ekiplerimiz ziyaret ederek ve giderek bilgilendirme faaliyetleri yapmaktadır” dedi.
Alınabilecek önlemlerle ilgili de konuşan Derdiyok, “Tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadıyla mümkün olduğu kadar vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçaları çorapların içerisine sokulmalı. Ayrıca kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edilmelidir. Kene yönünden riskli alanlardan dönüldüğünde kişi kendisinin ve çocuklarının vücudunda kene olup olmadığını kontrol etmeli, kene tutunmuş ise hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla vücuda tutunduğu en yakın yerden tutarak uygun bir malzeme ile çıkarmalıdır. Kişi keneyi kendisi çıkaramadığı durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıdır. Kene ne kadar erken çıkarılırsa hastalığın bulaşma riskinin de o kadar azalacağı unutulmamalıdır. Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler. Bu sebeple hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir. Hastalığa yakalanan kişilerin kan, vücut sıvıları ve çıkartıları ile hastalık bulaşabildiğinden, hasta ile temas eden kişiler gerekli korunma önlemlerini almalıdır. Kene tutunan kişiler, kendilerini 10 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izlemeli ve bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etmelidirler. Hastalığa sebep olan mikrobun taşıyıcısı, saklayıcısı ve bulaştırıcısı olan keneler uçmayan, zıplamayan, yerden yürüyerek vücuda tırmanan eklem bacaklı hayvanlardır. Vücuda tutunan veya hayvanların üzerinde bulunan keneler kesinlikle çıplak el ile öldürülmemeli ve patlatılmamalıdır” diye konuştu.